Efsaneye göre Tanrı'nın,ona ulaşmaya çalışan insanlara verdiği bir ceza:

Dini bir bakış açısıyla bu öykü
sıklıkla insanın kusurluluğunu, tanrının kusursuzluğu ile kıyaslamak ve
dünyadaki yüzlerce dilin kökenini açıklamak amacıyla kullanılır. Buna göre Tufan'dan sonra yine kendilerini kaybeden
insanlar, gökyüzüne ulaşma tutkusuyla bir kule yapmaya karar verirler. Herkes
aynı dili konuştuğu için, el birliğiyle bu kuleyi inşaya girişirler. Tanrı da,
yine kendini kaybeden insanoğlunu cezalandırmak üzere dil kargaşası yaratır.
İnsanlar birbirini anlayamaz olur ve o devasa projeyi gerçekleştiremezler.
Zamanla çeşitli dil ve kültürler, farklı gelenekler oluşur. Bir yandan
'yabancıllık, öte yandan çevreye kapalı yaşam, kişileri ön yargıya, yanlış
anlamaya, çatışmaya sürükler.
Babil kulesinden Tevrat'ın Yaratılış (Tekvin)
kısmında bahsedilir. O da şu şekildedir:

Etmeği bıraktılar. Bundan dolayı bunun adına Bâbil
denildi; çünkü Rab bütün dünyanın dilini orada karıştırdı ve Rab onları bütün
yeryüzü üzerine oradan dağıttı..'' (Eski Ahit
(Tevrat), Tekvin, Bap, 11/1–9)
Kısacası
Babil Kulesi, insanların tarihî dönemlerde dil olgusunun kökenine ve ulusların
çeşitliliğine yönelik sorularına cevap veren bir inanıştır. Bu efsane, ulusların ve onların dillerinin çeşitliliğini açıklamaya çalışır. İnanış, kutsal kitaplara da yansımış ve çeşitli efsane, destan gibi
anlatılarda yerini almıştır.
Dilinizin Sınırları Dünyanızın Sınırlarıdır
Formula Lingua

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder